/  Gezinti Bağlantılarını Atla
Ana Sayfa /
Mobil Uygulamalar /
İlçemiz /
Tarihçe

Antik Dönemde Derince:

Antik döneme kadar uzanan bir tarihi geçmişe sahip olan Derince, Kocaeli ilinin en önemli ilçelerinden birisidir. Coğrafi konumu nedeniyle tarihsel süreç içerisinde her dönem bir geçiş noktası olan Derince, tarihten gelen kültürel birikimi, sosyolojik zenginliği ve doğal güzellikleriyle dikkatleri üzerine çekmektedir.

 

Yapılan araştırmalar, tarihsel süreç içerisinde birçok medeniyete ev sahipliği yapmış olan Kocaeli bölgesinin önemli bir yerleşim birimi olan Derince’nin tarihinin de oldukça eski olduğuna işaret etmektedir.

 

Derince ve çevresinde yapılan araştırmalar, bölgenin yerleşim tarihinin Kalkotik Çağ’a (M.Ö. 5500 - 3000) kadar uzandığını düşündürse de, bilimsel olarak çok net sonuçlara ulaşılamamıştır. Derince yakınlarında “Elaia” adlı bir antik şehrin olduğuna inanılsa da, bilgiler şu aşamada rivayetten öteye geçmemektedir.

 

Antik dönemde, Thrak kökenli halkların gruplar halinde bu yöreye göç ederek yerleştiklerine dair birçok tarihi kaynakta çeşitli bilgiler yer almaktadır.

 

Bebrigler, Bebrikoslar veya Bebrixler olarak anılan Frigyalıların, M.Ö. 12. Yüzyıldan itibaren Avrupa’dan Anadolu’ya göçler sırasında Bithynia’da bir süre kaldıkları, buradan Anadolu içlerine geçtikleri bilinmektedir. Pagan Roma döneminde Nikomedia’nın Bithynia Valisi olarak görev yapan Genç Plinius zamanı da, Derince’nin antik dönem tarihi açısından önemlidir.

 

Derince’nin; Çenedağ, Çenedere, Muhacir mahallelerinde ve ilçeye bağlı Kaşıkçı, Fakılar, İshakçılar, Çavuşlu, Terziler, Sucalar, Davulcular, Karakadılar, Çalköy, Karagöllü, Hocaköy, Tahtalı, Koçoğlu, Omurlar, Sofular, Turgutlu, Hatipler; Kepekli, Yağcılar ve Çamuklar köylerinde ortaya çıkan buluntu ve kalıntılar, bölgenin ilkçağ dönemi tarihiyle ilgili önemli ipuçları vermektedir.

 

Derince sınırları içerisinde bulunan bu kalıntılardaki bilgiler dikkatlice incelendiği zaman, Roma döneminde Kaşıkçı Köyü’nün adının “Sokanos/Sokanon”, Karakadılar Köyü’nün “Nerolenos/Norela”, Yağcılar Köyü’nün adının “Buzapenanoi”, Omurlar Köyü’nün adının ise “Kuprinos” olduğu görülmektedir.

 

Derince’nin antik dönem köylerinde görülen Kalligenes, Stefanos, Asklepiodotos v.b. Hellen kişi adları “Hellen” topluluğunu, Julianos, Maksimiane, Rufos v.b. gibi Latin kişi adları “Roma” topluluğunu, Tata, Zardoelos, Affos, Sallos, vb. gibi kişi adları “Bithün” topluluğunu ifade etmektedir. Bu bulgular bölgede Romalılar, Hellenler ve Bithünler’in yıllarca yaşam sürdüklerinin bir kanıtıdır.

 

 

Osmanlılar Zamanında Derince:

Osmanlı Devleti’nin ilk zamanları hakkında bilgi içeren kaynakların yetersiz olması nedeniyle Derince ilçesinin 14 ve 15. yüzyıllardaki durumuyla ilgili bilgilere ulaşmak mümkün olmasa da, bölgenin coğrafi konumu, iklimi, su kaynakları ve verimli topraklarından dolayı meskun bir muhit olduğu düşünülmektedir.

 

Osmanlılar zamanında Derince’yle ilgili ilk bilgilere 16. yüzyıla ait kaynaklarda ulaşılmaktadır. Bu dönemde Yavuz Sultan Selim’in düzenlediği İran ve Mısır seferlerine ruznamçeci olarak katılan Haydar Çelebi, hazırlamış olduğu ruznamesinde Derince sınırlarındaki Çınarlıdere’den bahsetmiştir. Haydar Çelebi’nin aktardığı bilgiye göre Yavuz Sultan Selim, 11 Haziran 1516 tarihinde Çınarlıdere’den geçmiştir.

 

Haydar Çelebi Ruznamesi’nde yer alan bu bilgiler doğrultusunda Derince’nin Osmanlı dönemindeki en eski yerleşim birimlerinden biri olduğu görülmektedir.

 

Kanuni Sultan Süleyman’ın düzenlediği seferlere eşlik eden Matrakçı Nasuh’un notlarına göre Sultan Süleyman, 18 Haziran 1534 tarihinde Irakeyn Seferi’ne giderken ordusuyla birlikte Derince sınırlarındaki Çınarlu’dan geçmiştir. Bu sefer esnasında Matrakçı Nasuh’un çizdiği minyatür, görsel yönüyle el alındığında bölgenin tarihsel süreç içerisindeki en eski belgesidir.

 

Osmanlı devlet adamlarından biri olan Ahmet Ferudun Paşa, yazdığı “Münşeat’üs Selatin” adlı eserinde Çınarlı civarından Sazludere olarak bahsetmiştir.

 

Osmanlı döneminde yetişmiş olan önemli bilginlerden birisi olan Katip Çelebi de, farklı adlarla anılan (Çınarlu/Çınarlı/Çınarlıdere) bu bölgeden “Çınarlı Çayırı” olarak bahsetmektedir.

 

18. yüzyıl Osmanlı döneminde Derince yöresi çok önemli bir geçiş noktası özelliği taşımaktaydı. Bu yüzyılda Derince güzergahından geçen bir çok devlet adamı ve seyyahın anılarında bu döneme ait bilgiler yer almaktadır.

 

Derince’nin yerleşim tarihi açısından en eski yeri Çınarlı ve çevresidir. Bu dönemde İzmit’e bağlı olan Çınarlı’nın kaderi 19. yüzyılın ikinci yarısında Haydarpaşa-İzmit Demiryolu’nun yapılması ve Derince Limanı’nın faaliyete geçmesiyle değişir.

 

Bölgede 19. yüzyılın ikinci yarısından itibaren başlayan gelişmeler 20. yüzyılın başında da artarak devam etmiştir. Özellikle deniz kenarında kurulan liman 20. yüzyılın başında liman çevresine yapılan ek yapılarla birlikte hızlı bir şekilde büyümeye başlamıştır.

 

Derince Limanı’nın hızlı şekilde gelişmesi, ayrıca Derince’den geçen Haydarpaşa-İzmit Demiryolu’nun İzmit üzerinden Anadolu içlerine kadar uzatılması, bölgenin önemini bir kat daha arttırmıştır.

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

Cumhuriyet’ten günümüze Derince:

Yerleşim tarihi oldukça eski dönemlere uzanan Derince’nin, şimdiki şehir merkezinin oluşmasına etki eden en önemli gelişme, 1930’lu yıllarda başlayan göçmen iskanıdır. Derince’ye yapılan göçmen iskanında akla ilk olarak Kırım Tatarları gelmektedir.

 

1935 yılında Kırım Tatarlarının iskan edildikleri muhitlerden birisi de Derince olmuştur. Tarihi kaynaklara göre 60’a yakın Kırım Tatar ailesinin Derince’ye yerleştiği bilinmektedir. Yine kaynaklardan edinilen bilgiye göre 1936 yılında Kocaeli’ne gelen göçmen sayısının 3518’e ulaştığı, son gelen kafileden 30 ailenin daha Derince’nin Çınarlı muhitine yerleştiği görülmektedir.

 

Derince’ye yapılan göçmen iskanıyla birlikte günümüzdeki Denizciler Caddesi’nin sağ ve sol tarafında, Derince Gar Binası çevresinde ve limana doğru uzanan İstasyon Caddesi çevresinde yeni bir yaşam alanı oluşmuştur. Burada yaşayan halkın gayretleriyle bölgenin ibadet merkezi olan İstasyon (Hakim Selahattin) Camii’nin yapımına başlanmış ve bu camii 1937 yılında ibadete açılmıştır.

 

1950 yılında Bulgaristan’dan başlayan göç esnasında da Kocaeli önemli bölgelerden biri olmuş ve kente yerleştirilen 733 kişinin büyük bir bölümü Derince’de iskan edilmiştir. 1950-51 yılları arasında Bulgaristan göçmenlerinin buraya yerleştirilmesiyle Derince, yeni bir sürecin içine girmiştir.

 

1950’li yıllarda dikkat çeken bir iç göç olayını yaşayan Derince’de yeni kurulan Petrol Ofisi ve Un fabrikası, yarattığı istihdam olanağı ile ilçenin büyümesine etki etmiştir.

 

Derince’de göçmenlerin iskan edilmesi ve iş olanakları nedeniyle nüfus artmaya başlamış ve 1951 yılında statüsü İzmit’e bağlı bir mahalle muhtarlığına dönüştürülmüştür. 27 Mayıs 1960 tarihinde 4 mahalleye ayrılan Derince’nin bu yerleşim birimlerine Deniz Mahallesi, Çenedağ Mahallesi, Sırrıpaşa Mahallesi ve Dumlupınar Mahallesi adları verilmiştir.

 

Derince’de 1960’lı yıllarda artmaya başlayan ve 1980’li yıllara gelindiğinde ise hızla yaşanan sanayi hareketliliğinin etkilediği en önemli unsur iç göç hareketidir. Bölgede birbiri ardına açılan fabrikalarda ortaya çıkan işgücü ihtiyacı, özellikle Karadeniz, Doğu Anadolu ve İç Anadolu bölgelerinden (Trabzon, Rize, Gümüşhane, Erzurum, Kars, Ağrı, Çankırı v.b) Derince’ye göçlerin yaşanmasına neden olmuştur.

 

Cumhuriyet döneminde Derince’de bağımsız bir idari teşkilat kurulması yolunda uzun uğraşlar verilmiş ve nihayetinde 13 Mart 1992 tarihinde Derince’de bağımsız bir belediye teşkilatı kurulmasına ilişkin karar Resmi Gazete’de yayınlanmıştır.

 

27 Mart 1994 tarihinde yapılan ilk yerel seçimlerde, Nihat Ergün belediye başkanı seçilerek Derince’nin ilk belediye başkanı olma unvanını kazanmıştır. Derince Belediye Meclisi ilk meclis toplantısını ise 8 Nisan 1994 tarihinde icra etmiştir.

 

17 Ağustos 1999 tarihinde meydana gelen deprem felaketinin ardından gerek deprem yaralarının sarılması, gerekse Derince’nin hak ettiği hizmetlerden yararlanması için ilçe yapılması noktasında girişimlerde bulunulmuştur. Nihayetinde yapılan girişimler sonuç vermiş, Derince 1999 yılında Aralık ayında yapılan Bakanlar Kurulu toplantısında alınan kararın Resmi Gazete’de yayınlanmasıyla ilçe statüsüne kavuşmuştur.

 

Nihat Ergün’ün kurucu belediye başkanlığı yaptığı Derince’de daha sonra sırasıyla Halit Altuntaş, Ali Haydar Bulut, Aziz Alemdar, Ali Haydar Bulut ve Zeki Aygün belediye başkanı olarak görev almışlardır.

 

Derince’nin ilçe statüsüne kavuşması sonrasında Derince’ye atanan Mahmut Kılıçdoğan, ilçenin ilk kaymakamıdır. Kılıçdoğan’ın ardından Uğur Aladağ, Cengiz Cantürk, Mesut Yıldırım, Akın Yılmaz ve Cemil Aksak ilçede kaymakamlık görevlerinde bulunmuşlardır.